Yuan IMF sepetinde - 1
G20 Çin zirvesinde yuanın, SDR (Özel Çekme Hakkı) sepetine eklenmesi hususu kararlaştırılmıştı. IMF’den yapılan açıklama ile bu gerçekleşmiş durumda. Bu, dünya ve Çin ekonomisini nasıl etkileyecek, onu incelemeye çalışalım. Ancak öncelikle IMF’yi hatırlamakta yarar var.
IMF BİR FONDUR
Uluslararası Para Fonu (International Monetary Fund), Dünya Bankası ile birlikte Bretton Woods Konferansları’nda kurulmuş ve 1946’da faaliyet geçmiştir. 189 üyesi bulunmaktadır. IMF, uluslararası mali düzeni sağlamak üzere dış ödeme açığı içindeki ülkelere kısa bazen de orta vadeli kredi sağlamak, üyelerin kur politikalarını “gözetlemek”(surveillance), üye ülkelerin ticari bankalara veya resmi kurumlara karşı borçlarını ödeyememeleri durumunda taraflara aracılık etmek ve borç erteleme anlaşmalarını hazırlamak, ülkelerin daha liberal bir kambiyo ve dış ticaret rejimi uygulamasını özendirmek ve onlara teknik destek vermekle görevlidir.
IMF KOTALARI
IMF üyeliğine kabul edilen her üye için milli gelir ve uluslararası ticaret hacimleri gibi ekonomik göstergelere göre bir “kota (quota)” belirlenir.
Bu kota üyelerin fona yapacakları üyelik katkılarını, fondaki oy haklarının ağırlığını, fondan çekebilecekleri özel çekme haklarını belirler. Diğer yandan bu kotalar aynı zamda bir ülkenin çekebileceği kredinin tutarını da gösterir.
En büyük kotalara ABD, Japonya, Almanya, İngiltere, Fransa sahiptir. Bu ülkelerin toplam kotadaki payı yüzde 40’ın üzerindedir. Türkiye’nin kota payı binde 5’ler civarındadır.
Bir ülke, IMF’ye yeni girdiğinde ve kota artışlarında, kendilerine tahsis edilen kotaların yüzde 25’ini uluslararası rezerv paralarla, yüzde 75’ini kendi ulusal paraları ile ödeme yapar. Kotanın uluslararası rezerv paralarla yapılan kısmına “rezerv tranşı (reserve tranche)” denir.
Bu üyelik katkıları nedeniyle fonun elinde kullanabileceği çeşitli ulusal paralardan oluşmuş kaynak vardır. Bu nedenle IMF’ye “para fonu” denir.
IMF KREDİLERİ
IMF, üye ülkelere dış ödeme açıklarının finansmanı için kredi açar. Kredi sistemi şöyle çalışır: Örneğin Türkiye cari açığının finansmanı için dolara ihtiyaç duyuyor. Bunun için IMF’nin kapısını çalacak. Diyecek ki “bana 10 milyar dolar kredi ver”. Bunun için IMF ile anlaşma yapılır. Türkiye ihtiyacı olan 10 milyar doların karşılığı Türk lirasını IMF’ye verir. IMF liraları alır ve dolar verir. Anlaşma 3-5 yıl içinde Türkiye’nin liraları geri alıp doları iade etmesi şartını içerir. Geri ödeme yaparken Türkiye dolar yanında diğer uluslararası rezerv paralarla ve özel çekme hakları ile de ödeme yapabilir.
Bir ülkenin IMF’den kredi alabilmesi için uygulayacağı ekonomik ve mali politikalarını gösteren bir program vermek zorundadır. Bu programa “niyet mektubu (letter of intention) denir.
IMF bu “istikrar programı”nı sürekli denetler.
ÖZEL ÇEKME HAKLARI
Özel çekme hakları (Special Drawing Rights: SDR) IMF tarafından yaratılmış bir özel uluslararası rezerv aracıdır. SDR genel olarak, bir hükümetin diğer ülkenin merkez bankasından, onun ulusal parasını çekmesine olanak tanıyan haktır.
Örneğin Türkiye dolar rezervlerini artırmak istesin. Bu durumda elindeki özel çekme haklarını FED’e verir ve FED’den dolar alır. FED Türkiye’ye bu dolarları vermekten imtina edemez. Türkiye bu işlem nedeniyle IMF’ye bir faiz öder.
2 Ekim 2016 itibarıyla 1 USD=SDR 0.716428’dir. (IMF sitesine bakınız)
Bu değer bugüne kadar sepet içindeki dolar, euro, Japon yeni, sterlinin değerlerine göre tespit ediliyordu. Doların nispi ağırlığı yüzde 45. Şimdi Çin yuanı da bu sepete girince doların nispi ağırlığı düşecek ve Çin ekonomisi de bu sepete girmiş olacak.
Ülkelerin SDR tutarlarının kaynak açıklarının finansmanında ne kadar önemli olduğunu bu sepeti oluşturan paralar bile tek başına göstermektedir.
Gelecek yazımızda yuanın bu sepete girmesi ile dünya ekonomisinde nelerin değişebileceği ve neleri etkileyeceğini açıklamaya çalışacağız.