Yurttaştan mektuplar-(TAMAMI)
Önce Sayın Lale Gürman’ın hayli sitem dolu mektubu:
YCHP tam da kendinden bekleneni yaptı: VİCDANSIZ ORTAKLIK kurdu! Kiminle mi? BDP ile!
Vicdani red denen vicdansızlıkta YCHP başı çekmekte! Zaten kimin elinde bir salatalık görse, “tuzu benden!” diye ortaya çıkan Soros beslemeleri ile doldurulmuş olan bir parti!
İhanetin bu boyuta varacağını CHP seçmenleri pek beklemiyordu! Ve beklemediği, YCHP’yi hâlâ CHP sandığı için vekillerin partiyi babalarının çiftliği gibi idare etmekte olduğunu yeni yeni anlamaya başladılar. Fakat ne ilginçtir ki milletin anlamaya başladığını, parti içindeki YCHP’liler anlamamakta ısrarcılar!
Çevremiz ateş çemberi...Irak tekrar bölünme yolunda..Peşmerge reisi, “Maliki toplantıma gelmezse, kendisini tanımam” diye tutturmuş! ABD, İsrail, Yunanistan’ın tatbikatları hâlâ sürüyor. Hedef, Türkiye! Komşularımız Suriye ve İran ile kapışmamızı isteyen ABD ısrarını arttırarak devam ediyor! Ve güçlü orduya en çok gereksinim duyduğumuz bir dönemde, YCHP ortalığa düşmüş, Soroscu ağzı ile konuşuyor: “Vicdani red konusu Anayasa’ya girmeli”! Bu Soros solcuları varken, AKP’ye fazla görev düşmemekte!
Ey YCHP içinde yer alan vekiller? Milletin vekâlet verdiği, “hakkımı, hukukumu koru” diye Meclis’e yolladığı vekiller? Bu ihanetlerin peşinden gitmekle, sessiz kalmakla sizler bu halkın içine nasıl çıkacaksınız? Sahi, sizler eşlerinizin, çocuklarınızın, torunlarınızın, yakınlarınızın yüzlerine nasıl bakabiliyorsunuz? Hiç mi sızlamaz sizin vicdanınız?
Fakat şunu çok iyi bilin ki bizler var oldukça sizin ne olup ne olmadığınızı bu halka anlatmaya, ihanetlerinizi ortalığa saçmağa devam edeceğiz!
Bu millet AKP’yi asla bağışlamayacaktır ama AKP’den daha da fazla siz YCHP’lileri affetmeyecektir!
Lale Gürman
Mustafa Kemal Atatürk’ün kızlarından biri”
Öfkeli yurttaşın çığlığı
Bir başka mektup daha! Bu posta iletisi, Sayın Lale Gürman’ın yazısından bir gün sonra geldi ve aynen değil, bazı düzeltmelerle yayınlıyorum. Yurttaş hem dertli hem öfkeli, hem de hayli kızgın. Oy verdiği umut beslediği milletvekillerine şöyle sesleniyor. Umarım bu vatandaşın söyledikleri karşısında kendisini ararlar ve tatmin edici önerilerde bulunarak hiç değilse umut verirler:
İlginç açıklama şöyle:
“ Ben de bu yakınmalara aynen katılıyorum. Bu iletiye yanıt vermeyeceksiniz. Sözde bizi aldatacaksınız. Yani ellerine geçmiyor diye düşüneceğimizi sanacaksınız. Bu bildiriyi aldığınızı ve okuduğunuzu bal gibi biliyoruz.
Şunu da biliyoruz ki;
Sizler, bu iletide yazılanlara yanıt verecek kadar yürekli değilsiniz.
Sizler, yaptıklarınıza sahip çıkacak kadar yürekli değilsiniz.
Sizler, aldığınız maaşları hak edecek kadar çalışmayan, millete yalan söyleyenlerdensiniz.
Sizler, bu iletiyi aldığınızı kanıtlar diye bana cevap veremeyecek kadar korkuyorsunuz.
Sizler, hadi bu iletiyi yanıtlayın. Kendinizi savunun. ‘Biz öyle değiliz’ deyin. Diyemezsiniz. Çünkü şimdiye kadar diyemediniz. Size siyaset adamı diye gönderdiğim onlarca iletiye yanıt vermediniz. Sayın Atilla Kart hariç. İşte bunun için size yaptığım bunca eleştiriyi afiyetle yiyorsunuz. Onun için bir sade yurttaştan korkuyorsunuz.
Ne kıymeti var?
Milletvekili onurunu koruyamayan sizlerin, seçmenlerinden kaçan milletin vekiliyim diye sağda solda şişinmesinin ne anlamı var?
Hiç olmazsa istifa edecek yürekliliği gösterin de, suçsuz çocuklarınızı, eşlerinizi, akrabalarınızı töhmet altında bırakmayın.
Ama bu yürekliliği de gösteremeyeceksiniz ve gene susacaksınız!
Gerçekleri görmedikçe, yurttaşın sesine kulak vermedikçe batacaksınız.
Şimdi bu iletiyi hiç okumamış gibi davranın ve ‘ben siyasetçiyim’ diye kimse bilmiyormuş gibi gezinmeye devam edin.
CHP’ye oy vermiş, sizlere rağmen gene de verecek olan, ama bu ulusun bireylerini, yurttaşlarını bütün gücüyle teşhir edecek olan bir partili.
D. Kapkı.