Kozinoğlu'nun şüpheli ölümü hâlâ aydınlatılamadı
FETÖ'nün hedefi olan MİT Ortaasya Başmüşaviri Kâşif Kozinoğlu tam yedi yıl önce 12 Kasım 2011 günü Odatv davasından tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi'nde kuşkulu bir şekilde hayatını kaybetti. Cezaevinden Aydınlık'a gönderdiği mektuplar, ölümünün ardından yayınlamış, Türkiye'nin gündemini sarsmıştı.
Özbekistan Devlet Başkanı İslam Kerimov, Kaşif Kozinoğlu'nu "oğlum" diye hitap edecek kadar çok severdi. Birçok konuda ona fikir danışır, düşüncelerini önemserdi. Kozinoğlu'nun tutuklandığını duyunca akıl erdiremedi, çok öfkelendi. Nasıl olur da "oğlum" dediği bu MİT görevlisi tutuklanırdı?
KOZİNOĞLU KİMDİR?
1955 doğumlu, Trabzonlu olan Kâşif Kozinoğlu 1976'da Harp Okulu'ndan mezun oldu. 1980 yılında başladığı Özel Kuvvetler görevindeyken çeşitli kurslar gördü, sonraları bunların eğitimini verdi ve de çeşitli görevlerde bulundu. 1995 yılında MİT'ten gelen talep üzerine, kendi isteğiyle piyade binbaşı rütbesindeyken istifa ederek emekli oldu ve MİT'e geçti. Uzun süreler Suriye, Bosna Hersek, Azerbaycan, Afganistan başta olmak üzere Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinde çeşitli görevlerin yanında Bosna'da yaptığı hizmetlerinden sonra bir kışlaya Kâşif Kozinoğlu adı verildi. Son görevi ise MİT Orta Asya başmüşavirliğiydi.
O OKULLARI KOZİNOĞLU KAPATTIRDI
Özbekistan, Türk cumhuriyetleri içinde "cemaat okullarına" karşı en sert tutumu olan devletti. Bu okullları yaşadışı faaliyetlerinden dolayı kapatmıştı.
Neden?
Emniyet ve istihbarat kurumları içinde yuvalanmış "F Tipi" elemanlara göre nedeni Kaşif Kozinoğlu'ydu!
10 Mart 2011 günü, özel yetkili savcı Zekeriya Öz'e verdiği ifadede, "İrtica benim görev alanım değildir. Görevim de değildir" demesine rağmen Kozinoğlu "Cemaatin" hedefi oluyordu.
Hayatında Rusya'ya hiç gitmediği, buranın görev bölgesi olmadığı halde Kozinoğlu, Odatv soruşturmasında, Rusya'daki cemaat operasyonları hakkında belge sızdırmakla bile suçlandı!
BELGEYE BAK!
"Belge" denilen "Koz.doc" adı verilmiş dijital bir word sayfasından ibaret. Sayfada şunlar yazılı:
"Rusya ve Özbekistan'daki cemaat operasyonları hakkında Kozinoğlu'ndan gelen belgeleri mutlaka gündeme taşıyalım. Kozinoğlu'ndan gelen diğer belgeleri de değerlendirelim."
Kaşif Kozinoğlu'nun tutuklanması için bu sözde belge kanıt olarak gösterildi. İşte böyle bir kişinin, adını Afganistan'da görev yaparken duyduğu, iktidara karşı sert muhalefet yapan bir haber sitesine, Odatv’ye hem de kendi adıyla belge gönderdiğine inanmamız isteniyordu!
MİT: KOZİNOĞLU GÖNDEREMEZ
Kaldı ki, Kozinoğlu'nun Odatv'ye ya da Soner Yalçın'a gönderdiği iddia edilen belgeler onun görev alanıyla ilgili değildi. Kozinoğlu, savcı Zekeriya Öz'ün sorusuna şöyle cevap veriyordu:
"Benim elimde Afganistan ve Pakistan bölgelerine ait belgeler vardır. O bölgede çalıştığım için. Bizde kompartımasyon sistemi vardır, başka odalara gidip belge alamam, o belgeler nereden çıktıysa yazıcısı bellidir. Her koridorda kamera vardır, bizim koridorlara girmemiz yasaktır. Ayrı bir birimdir, birimler arası geçiş yasaktır."
Kozinoğlu'nun avukatlarının bilgi talebi dilekçesine MİT'ten gelen, Odatv iddianamesinin ek klasörlerinde bulunan resmi yanıt bunu doğruluyor. MİT cevabında şöyle deniliyor:
"Müsteşarlığımız bilgi sistemlerinde kullanıcılar, bulunduğu hiyerarşi ve çalıştığı birim kapsamında sadece iş kuralları dahilinde yetkili oldukları yazılar ile dosyalar içerisindeki dokümanlara erişebilmektedirler. Söz konusu sistemlerdeki erişim kayıt altına alınmaktadır.
"Bu kapsamda, Güvenlik İstihbaratı Başkanlığı emrinde görevli olmayan Kaşif Kozinoğlu'nun, bu Başkanlığa ait yetkili olmadığı herhangi bir dokümana Müsteşarlık bilgi sistemlerinden erişim imkanı bulunmamaktadır."
MİT'TE ASKER İSTEMİYORLAR
Kaşif Kozinoğlu, MİT'teki değişimden büyük rahatsızlık duyuyordu. "MİT'te asker bırakmayacaklar" diyordu. Müsteşar değişince emekliliğini istedi. Ancak yeni müsteşar Hakan Fidan bunu kabul etmedi. "Sen bize Orta Asya'da çok lazımsın" diyordu. 2010 yılının Eylül ayında Asya bölgesine başmüşavir olarak atandı.
FİDAN'LA NEREDE TANIŞTI?
Kozinoğlu'nun Hakan Fidan'la tanışmaları çok daha eskilere "Binbaşı Kaşif" olduğu zamana dayanıyor. Kozinoğlu, savcı Zekeriya Öz'ün kendisi gibi emekli ÖKK subayı ve o dönemde Ergenekon tutuklusu olan sevgili arkadaşım Levent Göktaş'la ilgili soruya şu yanıtı veriyordu:
"Mustafa Levent Göktaş benim rütbe olarak altımda çalıştı. Özel Kuvvetler'e gelenlere eğitim veriyordu. Bir dönem de Azerbaycan ordusunu eğitmeye gittiğimizde orada da kendisi subaydı. Grubun içinde eğitmendi... Emir komuta bende olduğu için aramızda herhangi bir güç mücadelesi de olması söz konusu değildir."
İki ÖKK subayının Azerbaycan'da olduğu tarih 1992. İfadede olmayan, Aydınlık'a ulaşan bir bilgiyi de biz ekleyelim. Aynı günlerde TİKA'nın bir görevlisi olarak Hakan Fidan da oradaydı. Tanışmaları oradan. İlişkileri nasıldı bilemiyoruz. Ancak samimi olduklarını söyleyen kimseye rastlamadık!
MEHMET EYMÜR’LE İLİŞKİ
Fidan'la ilişkisini bilemiyoruz fakat Mehmet Eymür'le nasıl olduğunu biliyoruz!
Eymür'ün MİT içinde düşmanca tutum aldığı, sürekli suçladığı kişilerin başında eski Müsteşar Senkal Atasagun geliyorsa, ikinci Kozinoğlu'dur. ABD'ye kaçtıktan sonra faaliyete geçirdiği ATİN sitesinde, muhtemelen kendisinin yazdığı, "MİT personelinden acı itiraflar" başlıklı bir mektup yayınlamış ve burada Kozinoğlu'ndan "Teşkilatın Yeşil'i" diye söz etmişti.
Son bir not.
10 Mart 2011 günü Kozinoğlu'nu, "Silahlı terör örgütüne üye olma" iddiasıyla ve “kaçma şüphesi olduğu” gerekçesiyle tutuklayan yargıç Resul Çakır, Odatv ve Şike kumpaslarının görüldüğü İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı iken, 2011 yılında Yargıtay'a seçilmişti. Çakır, 16 Temmuz 2016 akşamı Türkiye'den kaçmıştı