Kürt gruplar ABD'yi sorguluyor: Terk edildik!
M. Birol Güger
Irak ordusu, geçen hafta gerçekleştirdiği operasyonlarla başta Kerkük olmak üzere geçmişte Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) kontrolünde bulunan tüm ihtilaflı bölgeleri, 48 saat gibi kısa bir süre içerisinde geri aldı.
Tartışmalı bölgelerde bulunan Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) ve Kürdistan Demokratik Partisi'ne (KDP) bağlı Peşmergelerin, bölgeyi kayda değer bir direniş göstermeden terk etmeleri beraberinde yoğun tartışmaları getirdi.
IKBY'de hakim siyasi odaklar, yaşanan büyük hezimetin sorumluluğunu birbirlerine yüklemeye çalışırken 'asıl sorun', öfkeli açıklamaların satır aralarında gün gibi belirdi. Iraklı Kürtler, Batı tarafından bin bir vaatle ateş çemberinin ortasına atılmalarının ardından, terk edilmiş olmanın yaratmış olduğu büyük hayal kırıklığıyla baş başa kaldı.
Oysa ki, İngiliz Independent gazetesinin deneyimli Ortadoğu muhabiri Robert Fisk ve ABD'nin son Suriye Büyükelçisi Robert Ford'un da aralarında bulunduğu onlarca gazeteci, bürokrat ve uzman pek çok kez, ABD'nin bölgede Kürtlerle tesis ettiği ittifakın 'kaçınılmaz olarak' son bulacağını yazmıştı.
'TERK EDİLECEĞİMİZİ HİÇ DÜŞÜNMEMİŞTİK'
KDP Dış İlişkiler Bürosu 24 Ekim'de Twitter'dan yayınladığı bir mesajda, yaşadıkları hayal kırıklığını şu sözlerle özetledi:
"Amerikalı müttefiklerimiz, komşularımız ve özgür dünyanın bizleri bugün olduğu gibi terk edeceklerini hiç düşünmemiştik. Kimseyi tehdit etmiyoruz, bölgenin ve dünyanın istikrarına katkıda bulunuyoruz. Özgürlük ve saygınlık içinde yaşamak isterdik..."
We have never thought that our American allies, our neighbors and the free World would leave us like they are doing today. We are not threatening anyone, we are contributing to the stability of this region and the world. We would like to live in freedom and dignity.
— KDP ForeignRelations (@kdpfro) 24 Ekim 2017
Ekim ayı başında da IKBY Başkanı Mesut Barzani, referandum için “Meşruiyeti yok, tanımıyoruz” diyen ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillrson’ı yazılı bir açıklamayla eleştirmiş ve "ABD’ye sürekli ve istekli bir biçimde destek vermiş olan Kürdistan halkı derin bir hayal kırıklığı yaşıyor" demişti.
'ABD HİÇ BİR ŞEY YAPMADI...'
Öte yandan, Barzani'ye bağlı Rudaw'ın Batılı kalemlerinden Paul Iddon yayınlanan son makalesinde, Iraklı Kürtlerin, hayal kırıklığına uğramış olmanın yanı sıra [ABD ve Batı dünyası tarafından] ihanete uğramış hissettiklerini belirtti.
Iddon makalesinde, "IŞİD'e karşı savaşta Peşmergenin fedakarlıklarını öven bu güçlerden hiç biri, Irak ordusu Yeşil Hattın ötesinde kalan başta Kerkük olmak üzere diğer tüm toprakları ele geçirirken kıllarını kıpırdatmadı" ifadelerini kullandı.
İTİBAR KAYBI
Eski dünya düzeninin süper gücü ABD'nin, Irak'ta olup bitene seyirci kalması Washington'daki akademi çevrelerinde de hayal kırıklığı yarattı.
Washington Enstitüsü'nden Michael Knights ve David Pollack konuya ilişkin yayınladıkları bir makalede, "Bu kriz muhtemelen, ABD'nin Irak ve ötesindeki itibarını zedeleyecektir" ifadelerini kullandılar. Knights ve Pollack, Washington'ın Bağdat'a, diplomatik ve askeri araçlar vasıtasıyla göz dağı vermesi gerektiğini savundular.
KAZANANLAR VE KAYBEDENLER
ABD ve müttefiklerinin yaşadığı bu travmadan kazançlı çıkanlar da oldu elbet. Rusya hükümetine ait Finans Üniversitesi Siyasi Bilimler Departmanı'ndan Doçent Gevorg Mirzayan, Sputnik için kaleme aldığı analizde, ABD'nin yüzüstü bıraktığı Iraklı Kürtlerin bağımsız devlet kurma fırsatını yeniden kaçırdıklarını, yaşanan bu krizden de bölge ülkelerinin kazançlı çıktığını yazdı.
Eylül 2016'da New York Times'tan Tim Arango'ya konuşan, Kuzey Iraklı Kürt gazeteci Hasos Hard, yakın tarihe atıfta bulunarak, ABD’nin 1975'te, İran-Irak savaşında yaşanan uzlaşma sonrası Kürtlere desteği geri çektiğini hatırlatmış ve durumu, "1975’te de aynı ihanet yaşanmıştı" diyerek özetlemişti.
Uluslararası Kriz Grubu’nun Ortadoğu ve Kuzey Afrika Programı Direktörü Joost Hiltermann ise “Kürtler işler ne zaman kendi istedikleri gibi gitmese ‘ihanet’ diye feryat edecektir çünkü bir yüz yılları böyle geçti” yorumunu yaparak, Batı'nın Kürt meselesine bakışını en açık ifadelerle özetlemişti.
BİR FOTOĞRAFIN ANLATTIKLARI...
Bütün bu analizler ve yorumlar bir yana dursun, Rudaw'dan Paul Iddon'un yukarıda sözünü ettiğimiz makalesi için tercih edilen görsel aslında bütün meseleyi özetler nitelikteydi.
AFP foto muhabirlerinden Safin Hamid'e ait olan fotoğrafta, elinde IKBY bayrağı bulunan bir kadın protestocu, Erbil'deki ABD Büyükelçiliği'nin kapısını yumruklarken görülüyor.
Bu fotoğrafın anlattıkları şüphesiz yüzlerce sayfa analizi gölgede bırakıyor...
İlgili haberler:
ROBERT FORD: 'KÜRTLER, ABD'YE GÜVENMENİN BEDELİNİ AĞIR ÖDEYECEK'