Lübnan’da dış parmak yokmuş
Lübnan’da pahalılığı, vergileri, Whatsapp’a getirilen faturayı kıssadan hisse ülke ekonomisi, siyaseti ve hükümetin aczini protesto olarak zuhur eden olaylar durulacak gibi görülmüyor. Bu olayın arkasında yabancı güçler yoktur, gizli parasal destek yoktur, siyasi partilerin, örgütlerin, medyanın eli yoktur, sokağa kendiliğinden akan halkın haklı ve tüm hükümeti hedef alan talepleri vardır” iddiası NATO ve İsrail’in Atatürkçülüğü kadar komiktir.
Suriye, İsrail, Suudi hanedanlığı, Fransa, ABD, Almanya, İngiltere, Türkiye, İran, Hizbullah, Filistin yok ise Lübnan’da sokakta protesto eylemine katılanların arkasında kimse yok denilebilir. İlk gün hayat pahalılığını ve hükümetin aczini protesto etme olarak tedavüle sokulan eylemler İsrail’in ezeli düşmanı, Suriye ve İran’ın ezeli dostu Lübnan Şii Hizbullah’ı, lideri Hasan Nasrallah’ı hedef alıyor.
KİMİN ALEYHİNE PROTESTO YOK!
İttifak halinde olduğu Lübnan Şii-Laik Emel Hareketi ve lideri Meclis Başkanı Nebih Berri, Lübnan Maruni Katolik Cumhurbaşkanı Mişel Oun ile Lübnanlı siyasi müttefikleri Sünni, Dürzi, Alevi, Rum Ortodoks siyasi parti ve örgütlerine karşı söylem ve eylemler şiddete dönüşüyor. İsrail, Fransa, Suudi Hanedanlığı, ABD gibi ülkelerin müttefikleri Dürzi Velid Canbolat, faşist Falanjist Maruni Katolik Lübnan Kuvvetleri Lideri Semir Ja’ja ve Türk Telekom’u soyan Sünni Müstakbel Hareketin lideri Başbakan Saad Hariri aleyhinde protesto yok.
Diyeceksiniz ki, Başbakan Hariri önce reform vadinde bulundu ardından istifa etti. Ne onurlu bir davranış değil mi? Aksine istifası ateşe benzin olmak içindir. Zira istifa etse de Başbakanlık koltuğu en güçlü Sünni olan kendisine veya tayin edeceği bir memuruna rezerve edilmiştir. İstifa ederek sorumluluktan kaçmıştır ve hükümeti birlikte kurduğu Şii Hizbullah Partisi’ni sokak eylemcileri ile karşı karşıya bırakmak istemiştir.
Medyasının sokak eylemlerine verdiği destek, iş çevrelerin akıttığı paralar ve bizatihi kendisinin açıklamaları sabit olmuştur. “Hz. Muhammed’in kehanetini biliyorsunuz; Birgün gelecek Kuran’ın sadece resmi, İslam’ın ismi ve Müslümanın sadece cismi kalacak” demişti. NATO ne derece Atatürkçüyse Türk Telekom’u soyan Saad Hariri o derece Sünni ve Lübnanlıdır.
MEZHEP SAVAŞI FİTNESİ EKİLİYOR
Lübnan’da yeniden bir mezhep harbi fitnesi ekiliyor. Ancak bu sefer bu fitne çok daha farklı soslarla servis ediliyor. Lübnan bayrağı dışında flama taşınmıyor. Genç kızlar ve erkekler baş rolde. Lübnan’ın en meşhur gece kulüplerinde, diskoteklerinde, kumarhanelerinde fuhuş ve kumardan dolar kazananlar “modern protestocular” pozlarıyla hünerlerini captagon ve bonzai misali sahada sergiliyor. İçten ve dıştan asker ve polise “Barışa, hukuka, adalete ve toplumun taleplerine latif ol” telkinleri var. Amaç raydan çıkacak eylemcilerle Şii Hizbullah ile karşı karşıya getirmek. Hizbullah’ın kendisine yönelecek saldırılara, provokasyonlara karşı ateşle karşılık vermesini sağlamak. Bu sayede iç çatışmayı sağlamak. Lübnan’ı Suriye, Filistin, İsrail’e odaklanmasını engellemek ve emperyalist Fransa’nın ürünü olan mevcut sistemin mezhep hastalıklarıyla ilgilenmesine mani olmak. Başarmaları çok zor ama bu son kozları ve bunun sağlanması için tüm kirli araçları seferberlik misali topyekun devreye sokacaklar.
Bakın 1926’dan beri Fransa’nın ürünü olan Anayasa halkların demokrasisi zerzavatıyla din, mezhep ve etnik yapıların siyasi sistemini inşa etti. Cumhurbaşkanı Hristiyan, Başbakan Sünni, Meclis Başkanı Şii, Bakanlıklar ve hükümet bu esasa ve bunların arasında sağlanan ittifaklara binaen yapılmaktadır. Her mezhep gettolar misali ayrı semtlerde, köylerde, bölgelerde yaşar. Her mezhep mensubu kendi liderine bağlıdır. Mezhebi dışındaki partiye oy veremez, aday olamaz ve hatta evlenemez. Bu delikli fıçı anayasaların ortaya çıkardığı sistemi Irak’a dayattılar paramparça oldu. Suriye’yi bununla yakmaya devam etmek istiyorlar. Ve yakında Türkiye’ye bunu önerecekler.
Halklar, dinler-arası diyalog, özgürlük, demokrasi, savaşma seviş ve daha nice şaşalı kulağa hoş gelen ifadelerle halkların ırzına geçtiler. Namusu, hayayı, iffeti, vefayı, vicdanı, hukuku dolara indirgediler. Özgürlük fuhuşun, uyuşturucunun, anarşinin ve yok olmanın adı oldu. Bu bataklık antitezini yani dini-darlığı ve fanatizmi doğurdu. Edep yahu diyelim. Cumhuriyet, laik, hukuk devletine, ilime, bilime, edebiyata, aileye, vatana, üretene ve emeğe sahip çıkalım. Lübnan’daki, Irak’taki, Suriye’deki ateşi söndürecek ve mazlum milletlere emsal teşkil edecek yegane yol budur.
Değerli Aydinlik.com.tr okurları.
Aydinlik.com.tr ekibi olarak Türkiye’de ve dünyada yaşanan ve haber değeri taşıyan her türlü gelişmeyi sizlere en hızlı, en objektif ve en doyurucu şekilde ulaştırmak için çalışıyoruz. Yoğun gündem içerisinde sunduğumuz haberlerimizle ve olaylarla ilgili eleştiri, görüş, yorumlarınız bizler için çok önemli. Fakat karşılıklı saygı ve yasalara uygunluk çerçevesinde oluşturduğumuz yorum platformlarında daha sağlıklı bir tartışma ortamını temin etmek amacıyla ortaya koyduğumuz bazı yorum ve moderasyon kurallarımıza dikkatinizi çekmek istiyoruz.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (yorum yapan diğer okurlarımıza yönelik yorumlar da dahil olmak üzere) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık unsurları taşıması durumunda yorum editörlerimiz yorumları onaylamayacaktır ve yorumlar silinecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisinde aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemi içeren yorumlar da yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur. Bu nedenle bu tarz okur yorumları da doğal olarak Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu ispat edilemeyecek iddia, itham ve karalama içeren, halkın tamamını veya bir bölümünü kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Yorumlarda markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve herhangi bir şekilde ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmayacak ve silinecektir. Aynı şekilde bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Başka hiçbir siteden alınan linkler Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında paylaşılamaz.
Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan okura aittir ve Aydinlik.com.tr bunlardan sorumlu tutulamaz.
Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yayınlanan Kullanım Koşulları’nı ve Gizlilik Sözleşmesi’ni peşinen okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Bizlerle ve diğer okurlarımızla yorum kurallarına uygun yorumlarınızı, görüşlerinizi yasalar, saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun şekilde paylaştığınız için teşekkür ederiz.