Öksüz'ü serbest bırakan hakimlere 'FETÖ' soruşturması
Gözaltına alındıktan sonra salıverilen Adil Öksüz'ü serbest bırakan hakimler Çelik ile Sönmez hakkında yürütülen HSYK soruşturması, FETÖ kapsamına alındı.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminin ardından Ankara'daki Akıncı Üssü'nde gözaltına alındıktan sonra salıverilen FETÖ'nün "hava kuvvetleri imamı" olduğu ileri sürülen Adil Öksüz'ü serbest bırakan hakimler Köksal Çelik ve Çetin Sönmez hakkında Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) tarafından başlatılan soruşturma FETÖ kapsamına alındı.
Alınan bilgiye göre, darbe girişiminin kilit ismi Adil Öksüz'ün serbest kalmasıyla ilgili soruşturma derinleştiriliyor.
HSYK müfettişlerinin yürüttüğü çalışmada, hakimlerin FETÖ bağlantısından Öksüz'ün üzerinde çıkan GPS cihazına, Öksüz'ün adliye ve havalimanındaki görüntülerinden jandarma ve polis ekiplerinin Öksüz hakkındaki tutanaklarına kadar her ayrıntı ele alınıyor.
Çelik ve Sönmez hakkındaki ön soruşturma, FETÖ üyesi yargı mensupları hakkında yürütülen soruşturmadan farklı işletilmişti. Hakimler, FETÖ soruşturmasından çok, görev sırasındaki kusurlarından dolayı açığa alınmıştı.
Ancak bu hakimler hakkındaki son soruşturma raporu üzerinde çalışan müfettişler, soruşturmayı Çelik ve Sönmez'in FETÖ bağlantıları üzerinde durarak yürütüyor.
Bu kapsamda, hakimlerin örgüt bağlantısı, dayanışması, kusuru, ihmali, kastı olup olmadığı araştırılıyor. Öksüz'ün üzerinde bulunan GPS cihazının da niteliği müfettişlerce inceleniyor.
Müfettişlerin raporu tamamlandıktan sonra FETÖ bağlantıları saptanırsa Köksal Çelik ve Çetin Sönmez bu kapsamda ceza alacak. Bağlantı saptanmazsa hakimlere disiplin cezası verilebilecek.
Bu arada, HSYK Başmüfettişliğinin ihbarı üzerine, Adil Öksüz'ün serbest bırakılmasıyla ilgili emniyet ve jandarmaya yönelik başlatılan soruşturma da sürüyor. Olaya karışan polis ve jandarma ekiplerinin de FETÖ ile bağlantıları inceleniyor.
ADLİYEDE 21 DAKİKA KALMIŞTI
Darbe girişiminin ardından 16 Temmuz sabahı Akıncı Üssü'nde, Akıncı 4. Ana Jet Üssü Komutanı Tuğgeneral Hakan Evrim'in de aralarında bulunduğu 100 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında FETÖ'nün "hava kuvvetleri imamı" Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Öksüz de bulunuyordu.
Şüpheli 99 asker tutuklanırken, Öksüz, savcılık sorgusunun ardından tutuklanması istemiyle karşısına çıktığı hakim Köksal Çelik tarafından serbest bırakıldı.
Sulh Ceza Hakimi Çelik, Öksüz'ü, "yurt dışı yasağı" kararı vererek, adli kontrolle serbest bıraktı. Soruşturmayı yürüten savcı Mehmet Yılmaz'ın karara itirazı ise Asliye Ceza Hakimi Çetin Sönmez tarafından "tutuklamaya yönelik delil olmadığı" gerekçesiyle reddedildi.
Böylelikle, 21 dakika Sincan Adliyesi'nde kalan Öksüz, serbest bırakılmasının ardından kayıplara karıştı. Soruşturma savcısı Yılmaz, polisleri şüpheli Öksüz'ün Ankara'da kaldığını iddia ettiği Keçiören'deki adrese gönderdi. Polisler, adreste kimsenin yaşamadığını ve ikamet sahibinin de yurt dışında olduğunu belirledi. Tüm bu yaşananların ardından Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla Öksüz hakkında yakalama kararı çıkartıldı.
HAKİMLER AÇIĞA ALINMIŞTI
Serbest bırakılan Öksüz'ün FETÖ'nün "hava kuvvetleri imamı" olduğu iddiası üzerine, HSYK 3. Dairesi, Adil Öksüz'ü serbest bırakan hakimler Köksal Çelik ve Çetin Sönmez hakkında soruşturma izni verdi. Aynı gün HSYK 2. Dairesi, haklarındaki soruşturma tamamlanıncaya kadar hakimleri geçici olarak görevden uzaklaştırdı.
SERBEST BIRAKTIRAN İFADE
Adil Öksüz, Ankara Batı Adliyesinde savcı Cihan Ergün'e verdiği ifadede, Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde öğretim üyesi olarak görev yaptığını, Ankara'ya Keçiören'de oturan amcasının yanına geldiğini söylemişti.
Amcasının daha önce bankacılık yaptığını, değerli araziler için kendisini çağırdığını anlatan Öksüz, "Amcam Mehmet Öksüz, Kazan civarında kıymetli arazi olduğunu, gelecekte iyi para getireceğini söylemişti. Ben de 14 Temmuz akşamı Sakarya'dan Ankara'ya geldim. 15 Temmuz günü cumaydı. Ben cuma namazını Sakarya'da kıldım. Cuma akşamı Mehmet Öksüz isimli amcamın Keçiören'de evi vardı, orada kaldım. 16 Temmuz günü sabah 09.00-10.00 gibi de Ankara Keçiören'den ticari taksi tuttum. Taksiyle geldim. Orada tarla baktım." demişti.