Seçmene düşen acil görev!

Uzak Asya’da her an savaş çıkacak beklentisi vardı. Ama sular duruldu. Gerilim önemli ölçüde azaldı. Güney Kore ve Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti el sıkıştı. ABD’nin bölgedeki planları suya düştü.

Bu noktaya gelinmesinde Çin Halk Cumhuriyeti’nin tavrı ve Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti’nin dik duruşu etkili oldu.

ORTADOĞU

Asya’da başarılı olamayan ABD yönünü yeniden bölgemize çevirdi. ABD Başkanı Trump İran’la imzaladığı nükleer anlaşmadan çekildi ve İran’ı tehdide başladı.

Bu arada ABD ve İsrail’i çıldırtacak bir gelişme yaşandı. Lübnan’da seçimler vardı. ABD ve İsrail’in istemediği bir sonuç ortaya çıktı. Hizbullah kazandı.

Bu günlerde ABD ve İsrail’in Suriye’deki saldırıları arttı. “Örtülü operasyonlara” hız verdiler. İsrail uçakları Lübnan’ın hava sahasını ihlal etti.

ÜÇ ÜLKEYE OPERASYON

Her şey çok açık. ABD ilk aşamada üç ülkeyi hedef almış durumda. İran, Türkiye, Rusya. Tabi bir de Çin Halk Cumhuriyeti var. ABD, Çin’in enerji yollarını kesmeye çalışıyor.

NEDEN BU ÜÇ ÜLKE?

Peki neden bu üç ülke?

Bu sorunun yanıtı, önümüzdeki dönemde yapılması gerekenleri de anlatıyor.

| ABD’nin BOP hesabını bu ülkeler bozdu.

| Irak’ın kuzeyinde 2. İsrail’i bu ülkeler engelledi.

| Suriye’nin kuzeyinde “ABD-İsrail koridorunu” bu üç ülke kesti.

| Suriye’nin ve Irak’ın bölünmesini bu üç ülke durdurdu.

| Türkiye’nin bölünme sürecine bu üç ülke ortak tavır aldı.

| Bölge ülkelerinin bölge sorunlarına el koymasını bu üç ülke sağladı.

| ...

ABD, bu üç ülkeyi çökertmeden amacına ulaşamayacağını anladı. Bu nedenle ekonomik saldırı ile üç ülkede de iç kargaşa yaratma planını devreye soktu.

İLK HEDEF İRAN VE TÜRKİYE

Rusya yeni seçimden çıktı. Putin gücünü arttırdı. Rusya’da istikrarı bozmak pek mümkün görünmüyor. Petrol fiyatlarındaki artış da ekonomisine katkı yapıyor.

O nedenle operasyonun Rusya’da etkili olması pek mümkün görünmüyor. Ama İran ve Türkiye için aynı şeyi söylemek zor. İran çok uzun bir süredir yaptırımlarla mücadele ediyor. Bu nedenle ekonomisi zayıfladı.

Türkiye’de de sıkıntı var. AKP iktidarlarının yanlış politikaları ekonomimizde ciddi tahribat yarattı. Bu da Türkiye’nin zafiyeti.

ABD, İran ve Türkiye’de yaşanan krizi, fırsata çevirmeye çalışıyor.

PARTİLER BİRLİK İÇİNDE OLMALI

İran’ın güvenliği, Türkiye’nin güvenliği demek.

İran’da iç kargaşa çıkarsa Türkiye bunun dışında kalamaz. Bu nedenle herkes ABD’nin İran’a yönelik yaptırımlarına ve saldırılarına direnmeli.

Türkiye seçim sathına girdiği için partilerin gündemleri başka. Her gün birbirlerine laf yetiştirmekle meşguller.

Tartışma olabilir. Ama bu konuda birlik sağlamak şart.

Partiler, ABD’nin Rusya, İran, Türkiye üzerindeki operasyonuna hep birlikte karşı çıkmalı.

SEÇMENE DÜŞEN

Parti yönetimleri şu ana kadar konunun hassasiyetini anlamış görünmüyor. Şimdi en büyük görev seçmene düşüyor. Her partinin seçmeni kendi partisini denetim altına almalı.

AKP seçmeni, partisinin ABD’ye kapalı kapılar arkasında tavizler vermesini engellemeli.

CHP seçmeni, parti yöneticilerinin ABD’nin İran’a yaptırımlarına karşı çıkmasını sağlamalı.

İYİ Parti seçmeni, partilerini ABD ile birlikte hareket etmeme konusunda uyarmalı.

MHP, SP seçmeni de aynı duygularla hareket etmeli.

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek daha ilk günden politikalarını açıkladı. İktidara geldiklerinde “ABD yaptırımlarına uymayacaklarını” ilan etti.

Seçmenler partilerinden de aynı tavrı göstermelerini istemeli.

Bütün partiler bu konuda ortak bir açıklama yapmalı!

KIBRIS İÇİN DE

Aynı durum Kıbrıs için de geçerli. KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı’nın açıklamaları, Dışişleri Bakanlığı ve AKP Hükümetinin sessizliği kafaları karıştırıyor.

Seçmenler partilerini uyarmalı. KKTC’nin yanında durmalarını sağlamalı!

Türkiye’nin geleceği için birlikte hareket edilmeli.