Türkiye’de siyaset Amerika sınavında
Bekleniyordu.
Donald Trump açıkladı (8.5.2018).
ABD, İran’la Nükleer Anlaşma’dan çekildi.
***
Günün sorusu şudur:
ABD kararından bize ne diyebilir miyiz?
“Hedef, İran”dır diye kenara çekilebilir miyiz?
Kestirmeden söyleyelim: Kimse hayal kurmasın.
Washington Türkiye’ye kenarda durma şansı vermiyor.
***
Unutulmasın: Trump sadece İran’ı tehdit etmedi.
Dedikleri şu:
Öncelikle: İran’a ambargo yeniden başlayacak.
Aynı zamanda: Uymayanlara da ambargo konulacak.
***
Hükümet zaten açıkladı: “Türkiye ambargoya katılmayacak.”
Milli ihtiyaçlarımız öyle gerektiriyor çünkü.
Anlamı: Türkiye de Amerikan ambargosunun hedefinde.
***
Trump’ın açıklamasıyla paralel gelişmelere bakalım.
Önce ekonomi sahası.
İki şey yükselişe geçti.
Bir: Petrol.
İki: Döviz.
İkisi de kritik önemde.
Türk ekonomisindeki riskler ağırlaşıyor.
***
(Not: Hükümet alarmda.
Ekonomi kurmayları dün Beştepe’de toplandı.
İpin ucunu elde tutmaya çalışıyorlar.)
***
Devam edelim.
İsrail: Krizi fırsata çevirme arayışında.
Dar zamanda sonuç almak istiyor.
Türkiye açısından üç hamle önemli.
***
İlki: Ortak askeri tatbikat.
Katılan ülkeler: ABD, İsrail ve Yunanistan.
26 Mart 2018’de Girit’te başladı.
5 Nisan’da İsrail’in Hayfa limanında tamamlandı.
Herkes farkında. Öncelikle hedef Türkiye.
Suriye, İran ve Rusya da hedefler arasında.
***
İkincisi: İsrail, Yunanistan ve Kıbrıs Rumları arasında gaz ittifakı kuruldu.
İsrail Başbakanı: Benyamin Netenyahu.
Yunanistan Başbakanı: Aleksis Çipras.
Kıbrıs Rum Cumhurbaşkanı: Nikos Anastasiadis.
Kıbrıs’ta buluştular ve anlaştılar (8.5.2018).
Doğu Akdeniz gazı, denizden 1880 km’lik boru hattıyla...
Önce Yunanistan’a... Buradan da Avrupa ülkelerine ulaştırılacak.
***
Amaç: Türkiye’yi, enerji denkleminde devre dışı bırakmak.
Çünkü: Doğu Akdeniz gazı Türkiye üzerinden nakledilecekti.
Yani: Hedef, yine Türkiye.
***
Üçüncüsü: İsrail, Trump’ın açıklamasıyla eş zamanlı harekete geçti.
Şam yakınlarındaki hedeflere füzeyle saldırdı.
Evet: Suriye hava savunma sistemi iyi çalıştı.
Saldırı etkisiz kaldı.
Fakat: İsrail’den gelen işaretleri görelim.
Siyonist yönetim sıkıştı.
Beka sorunu yaşıyor.
Bu yüzden: Amerika’yı da içine çekecek savaş tertipleri peşinde.
Sonuç: Tetikte olmalıyız.
Bölgemizde savaş riskleri arttı.
***
Burada bir özet yapalım.
Bazı olguların altını çizelim.
Bir: ABD ve İsrail...
Bölgemizdeki şer eksenidir.
Suudi Arabistan ve Emirlikler teferruattır.
***
İki: Şimdiden hazır olalım.
Kriz ekseni Doğu Akdeniz ve Ege’ye genişlemiştir.
Yani: Suriye kriziyle Doğu Akdeniz ve Ege krizi birleşmektedir.
Amaç: Türkiye’yi kuşatmak.
Birinci ve İkinci İsrail ile güneyden....
ABD ve İsrail destekli Yunanistan ile Akdeniz ve Ege’den.
***
Üç: Türkiye, Suriye krizinde ne yaptı?
Önce: Amerikan cephesinde yer aldı.
Batağa saplandı.
Sonra: Avrasya’ya yöneldi.
Rusya ve İran’la ortak hareket ediyor.
Bu sayede El Bap harekatını...
Afrin harekatını yapabildi.
***
Dört: Bölge cephesi Kerkük’te de sonuç aldı.
Amerika ve İsrail’in ikinci İsrail projesi çökertildi.
***
Beş: Şimdiki kuşatmanın amacı Türkiye’yi teslim almaktır.
Savaşarak... Ya da savaşmadan.
Türkiye için çare bellidir: Tek başına kalmamak. Bir ittifak sistemi kurmak.
ABD ve İsrail ne yaptı?
Suriye ve Irak’taki krizi Doğu Akdeniz ve Ege’ye doğru genişletti.
Türkiye de hasımlarından öğrenecek.
Suriye’de, Irak’ta kurduğu ittifakı Ege’ye kadar uzatacak.
***
Yani: Türkiye, Rusya, İran, Irak ittifakı...
Fiilen Suriye’nin de katılmasıyla...
Kerkük’te... El Bap’ta... Afrin’de test edildi. Sonuç verdi.
Aynı şekilde Doğu Akdeniz’de ve Ege’de de sonuç alır.
Bu ittifaka Çin’i de dahil edebiliriz.
***
Soru şu: Diğer ülkeler Türkiye’yi niçin desteklesin?
Doğu Akdeniz ve Ege’de onların çıkarları ne?
Görelim: Avrasya güçlerinin stratejik aklı yerindedir.
Doğu Akdeniz’in, Ege’nin ABD ve İsrail’in kontrolüne girmesini istemezler.
Türkiye’yle birlikte hareket ederler.
***
Burada sorun Türkiye’de.
AKP hükümeti, “Esad takıntısı”nı aşamıyor.
Türkiye’yi yönetenlerin önünde iki yol var.
Ya Suriye ile ilişkileri normalleştirmek.
Böylece:
Bölgesel ittifakı Akdeniz’e, Ege’ye yaymak...
ABD-İsrail-Yunanistan kuşatmasını kırmak.
Ya da Akdeniz ve Ege’de yalnız kalmak.
Bu yol, boyun eğmeye çıkar.
***
Şimdi gelelim günün tespitine.
Meselenin Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgisine.
24 Haziran’a 45 gün kaldı.
Partiler, adaylar iç siyasi ittifaklarda sınanmayacak.
Asıl sınav Suriye’de, Irak’ta, Doğu Akdeniz’de, Ege’de...
Bu alanlarda Amerikan ittifakına karşı....
Kimlerle birlikte hareket edeceğiz?
***
Özet: Hep birlikte göreceğiz.
Hangi adaylar Amerika-İsrail projelerine teslim olacak?
Hangi adaylar direnmeyi seçecek?
Tarih: Türkiye için direnenleri yazacak.