27 Kasım 2024 Çarşamba
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Balerinin beynindeki tehlike, yıllarca sahne stresi sanıldı

Yıllarca geçmeyen başağrısı sahne stresi olarak açıklanan balerinin hastalığı geçirdiği beyin kanamasıyla ortaya çıktı: Doğuştan beyin damar yumağı hastalığı

A+ A-

Balerin Almıla Koşal'ın, yıllarca sahne stresi ve yorgunluğuyla açıklanan yoğun baş ağrılarının doğuştan beyin damar yumağı olarak bilinen Arteriovenöz malformasyon (AVM) hastalığından kaynaklandığı, geçirdiği beyin kanamasıyla ortaya çıktı. Koşal, Medicana International Ankara Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Sait Şirin tarafından CyberKnife radyocerrahi yöntemi ile ameliyatsız tedavi edilerek sağlığına kavuştu. Tümörlere kesme işlemi ve anestezi olmadan çok büyük doğrulukla müdahale imkanı tanıyan CyberKnife, hastalığı çevreleyen sağlam doku ve organları da koruyarak ışın tedavisi imkanı sunuyor. Yıllarca beyninde adeta bir bomba taşıdığından habersiz olarak yoğun antrenman ve sahne programını sürdüren eski balerin, artık bale yapamıyor ancak minik öğrencilerine baleyi sevdirmek üzere eğitmen olarak çalışmaya hazırlanıyor. Ankara'da yaşayan balerin Almıla Koşal, 8 yıl önce baş ağrısı şikayeti ile hastaneye başvurdu. Burada beyin kanaması geçirdiği tespit edilen ve kendisine AVM teşhisi konulan Koşal, Medicana International Ankara Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı ve CyberKnife Radyocerrahi Merkezi Başkanı Prof. Dr. Sait Şirin tarafından radyocerrahi yöntemi ile ameliyatsız olarak tedavi edildi. Rahatsızlığı nedeniyle baleye veda eden Koşal, klasik bale mezunu olduğunu ve yıllarca bale yaptığını belirterek, şunları söyledi: "Dans ettiğim süre içerisinde çok şiddetli baş ağrılarım oldu. Yıllarca bu nedenle çok doktora gittim ama baş ağrılarımı ya strese bağladılar ya da meslekten kaynaklı aşırı efora bağladılar. Açıkçası çok fazla üzerinde durulmadığı için bir tedavi göremedim ve bir tanı da konmadı o zaman. Fakat 33 yaşında yıllar sonra yine çok şiddetli bir baş ağrısıyla bir sabah acile kaldırdılar. Beyin kanaması tespit ettiler. İşte o zaman AVM teşhisi ve tanısı kondu. Yaklaşık 1.5 ay sonrasında da Sait bey benim operasyonumu gerçekleştirdi. Şu anda çok şükür ayaktayım, çok da sağlıklıyım. Dansa devam etmiyorum ama sanıyorum önümüzdeki haftalardan itibaren yavaş yavaş tekrar küçük çocuklara bir bale eğitimi vermeye başlayacağım''

HASTALIĞININ ADI 'DAMAR YUMAĞI

Prof. Dr. Sait Şirin ise Almıla Koşal'ın damar yumağı denilen bir beyin hastalığı şikayetiyle kendilerine geldiğini belirterek, "Bu hastaların beyninde çoğunluğu doğuştan olan bir damarsal anormal yumak bulunuyor. Ve genelde bu hastalar baş ağrısı, beyin kanaması, epilepsi tarzında belirtilerle bize geliyorlar. Maalesef Almıla hanım yıllarca baş ağrısı çekmiş ama son bize gelişi beyin kanaması ile oldu. Beyin kanamasıyla geldiği zaman gerekli görüntülemeleri yaptığımızda bir AVM(damar yumağı) tespit ettik. Ve maalesef AVM'nin yerleşim yeri de cerrahi tedavi için uygun olmayan bir yerdeydi. Tam kuvvet merkezinin üzerindeydi. Almıla hanım için tedavi sonrasında yan etkileri, komplikasyonları olmaması açısından radyocerrahi yöntemini seçtik. Yaklaşık 1.5 ay yoğun bakım sürecinden sonra radyocerrahi uyguladık. Radyocerrahi sonrasında ise, 3 yıl sonra bu AVM dediğimiz damar yumağının tamamen kapandığını gördük. Hastamızda çok belirgin bir kuvvet kaybı olmadı ama maalesef tabi profesyonel hayatını şuanda devam ettiremiyor" dedi.

"RADYOCERRAHİ YÖNTEMİ İLK TERCİH OLABİLİR"

Her hastanın ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Şirin, "AVM'nin (damar yumağı) yerleşim yerine göre, ameliyat için uygun olup olmamasına göre, kimi zaman ameliyatta iyi bir seçenek olabilir ama bazı durumlarda radyocerrahi ameliyatlardan daha çok öne çıkabilir. Özellikle derin yerleşimli veya bulunduğu yer çok önemli ise yani bizim hassas dediğimiz noktalardaysa, radyocerrahi yöntemi ilk tercih olabilir. Bazı zamanlarda bu AVM'ler cerrahi olarak çıkartılabilir. Çıkartmadan önce kimi zaman ameliyatı kolaylaştırıcı tıkama yöntemleri uygulanabilir. Ama genelde cerrahi ve radyocerrahi yöntem tercih ediyoruz. Bu AVM'ler eğer kanamadan geldiyse tedaviden sonra tamamen eski fonksiyonlarını yerine getirebiliyor. Ama bir kanamayla geldiyse, o kanamanın beyin dokusunda yarattığı bir harabiyet oluyor. Bu harabiyetin nerde olduğuna bakmak önemli. Bir takım fonksiyonlarda geri düşmeler oluyor" dedi.