Ceyhan Mumcu: Geleceğin Uğur Mumcuları TLB’de yetişiyor

Uğur Mumcu’nun ağabeyi Ceyhan Mumcu’yla gerçekleştirilen söyleşide liseliler; 555K Eylemi, 68 Kuşağı’nın doğruları ve yanlışları, 12 Mart, 12 Eylül; gladyosuikastleri, Türkiye'de adalet tartışmaları yaparak Uğur Mumcu’ya dair pek çok konuda soru sordu.

'GENÇLİK EMEKTİR, FEDAKÂRLIKTIR, GÜÇTÜR'

TLB İstanbul İl Sekreteri Eylül Yıldırım’ın yönettiği etkinlik, Ceyhan Mumcu’nun, Uğur Mumcu’yla olan kardeşlik bağını, çocukluğu, lise hayatı ve gençlik mücadelesine atılışını anlatmasıyla başladı.Kendisine yöneltilen “Gençlikle ilgili ne düşünüyorsunuz?” sorusuna, “Gençlik daha iyi bir Türkiye, daha iyi bir gelecek için katkı sağlamaya hazır enerjidir, emektir. Ben TGB’yive TLB’yi de bizim o yıllarımıza benzetiyorum. Biz de o zaman ülke sorunlarıyla ilgiliydik. Gençlik ülkenin merkezinde olan, fedakârlıklar yapandır.” diye cevap verdi.

555K EYLEMİNİN BAŞLANGIÇ İŞARETİ: CEYHAN MUMCU

“Demokrat Parti’nin yoğun baskı kurduğu o dönemde fakülteler kapatıldı. Sınavların olup olmayacağı belirsizdi. Ben de hazırlanmak için Milli Kütüphane’ye gittim. O sırada 555K diye bir bildiri dağıttılar. 5 Mayıs saat 5’te Kızılay’da. Ama eylemi kim düzenliyor bilmiyordum. 5’e 5 kala Kızılay’a geldim. Kim yönetiyor burayı diye sordum. Dediler ki Yalçın Küçük; o zaman MTTB başkanı. Gittim, Güvenpark’ta bir masada oturuyor. Benim de üzerimde bir sarı kazak, beyaz pantolon var, çok dikkat çekiyorum. Bana Kızılay’dan karşı tarafa geç dedi. Eylem öyle başladı. Plevne Marşı’nı farklı bir güfteyle söyledik.”

'ATATÜRK’E YAN BAKAN DEVRİMCİLİK OLMAZ'

Uğur Mumcu’nun Atatürkçülük tanımı ve “Aydın” profilini Ceyhan Mumcu şöyle anlattı: “Uğur Mumcu Kemalist’ti. Atatürk devrimlerine çok bağlıydı. Daha sizin yaşınızdayken yazdığı, Cumhuriyet Gazetesi’nin yarışmasında birinci olan makalede şunu söyler: “Ulusal Kurtuluş Savaşıyla ve Cumhuriyet Devrimleriyle birleşmeyen hiçbir sol hareket bizimle birleşmez.” O zamanlar o sol harekette yanlış bir şey çıktı: ‘Kemalist Devrim, burjuva devrimidir. Kemalizm’i terk etmeden sosyalizme geçilmez.’Yani Kemalizm sağın yanı sıra soldan da tepki alıyordu.”

'SOSYAL DEMOKRATLAR ATATÜRK’Ü KULLANIYOR, ATATÜRKÇÜ DEĞİLLER'

Mumcu, “Mustafa Kemal’i yaratan olay da bağımsız bir Türkiye kurma sevdasıdır. Genellikle bilinçli Atatürkçülerin Uğur’dan bir farkı yoktur. Atatürk’ün isminden yararlanmak isteyen akımlar vardır ama esasında Atatürkçülükle alakası yoktur. Sosyal Demokrasi Atatürk’ü reddeder. Şimdi biz Mustafa Kemal’in Askerleriyiz diye iddia ederler, onlar Kemalist değildir. Atatürk’ün vazgeçilmezliği var. Atatürk’e karşı akımlar çıksa da taban bulamıyor.

Türk Halkı Atatürk’ten vazgeçmez. Her bayramda Anıtkabir milyonları aşıyor. Diğerleri bunu gördükleri için biz Atatürkçüyüz diyorlar ama tamamen zıtlar.” diye konuştu.

'CAN DÜNDAR’IN OLDUĞU YERDE UĞUR MUMCU YAZMAZDI'

Mumcu, liselilerden gelen “Uğur Mumcu bugün hayatta olsaydı Cumhuriyet Gazetesi’nde yazar mıydı?” sorusuna şöyle yanıt verdi: “Yaşasaydı bugün Cumhuriyet Gazetesi’ndeyazmazdı.Can Dündar ileUğur Mumcu bağdaşmazdı. Gazeteciliği bırakıp kitap yazmayı düşünüyordu. Daha verimli ve faydalı görüyordu. Kendi evinde de odasında hazırlıyordu yazılarını. Onun için günlük yazı sıkıntılı bir iş, ‘Ses getirmek için kitap çıkarmak daha iyidir.’ derdi. Yaşasaydı Aydınlık Gazetesi’nde yazardı, onun çizgisini temsil eden gazete o.”

'UĞUR MUMCU’YU CIA VE MOSSAD ÖLDÜRDÜ'

Ceyhan Mumcu: “O günden beri ısrarla sürdürülen bir yanlış, Uğur Mumcu’yu İran’ın öldürdüğü iddiasıdır. Uğur Mumcu’nun İran’a eleştirisi dahi yoktu. Öte yandan bir olayı aydınlatırken kime yaradığına bakmak gerek. Uğur Mumcu son dönemlerinde MOSSAD’ın PKK’ya para yardımı yaptığına dair önemli belgelere ulaşmıştı, onları yayımlayacaktı. Sağ-Sol çatışmalarında kullanılan silahların NATO menşeili olduklarını tespit etmişti. CIA’nın kirli işler dairesi başkanlığı hem kendisiyle uğraşan Uğur Mumcu’dan kurtuldu hem de Türkiye-İran arasında gerginlik yarattı. ABD’ye dokunan olmadı.”

'GAFFAR OKKAN UĞUR MUMCU’NUN KATİLLERİNİ BULDUĞU GÜN ÖLDÜRÜLDÜ'

Mumcu şöyle devam etti: “Gaffar Okkan Uğur Mumcu’yu çok seviyor ve önemsiyordu. O dönem faillerinin bulunması için operasyon başlatılmıştı. Diyarbakır’da Uğur Mumcu anması yapmak için bana ulaşmıştı. Eşiyle görüşmemizde ‘Uğur Mumcu’yu anma gününde cinayeti çözdüm, dünya polis tarihine geçeceğim.’ diye büyük bir sevinçle güne başladığını söyledi. Gaffar Okkanda Diyarbakır halkı tarafından çok seviliyordu.”

'UĞUR MUMCU YAŞASAYDI DEMİRTAŞ’LAYAN YANA OLANLARLA MÜCADELE EDERDİ'

Cumhuriyet ve Sözcü’de Selahattin Demirtaş’ın mektubunun yayınlanmasına dair sorulan “Atatürkçü görünen gazetelerde terör örgütünü aklayan haberleri nasıl yorumluyorsunuz?” sorusuna Ceyhan Mumcu şöyle devam etti:

“Ben Öcalan’ın heykelini dikeceğim.’ Diyen, PKK’nın meclisteki sözcülüğünü yapan, tamamen bu örgütün talimatları içinde hareket eden birine özgürlük istenmesini -hele Cumhuriyet Gazetesi’nde - etik bulmuyorum. Uğur Mumcu’nun gazeteciliğini sürdürüyoruz diyorlar ama onun tersine işler yapıyorlar. Sosyal Demokrat gruplar Uğur Mumcu’yu, Prof. İbrahim Kaboğlu’yla anıyor. Kaboğlu ‘Atatürk’ü anayasadan çıkaralım’ diyen, PKK terörüyle mücadeleye, ‘Bu suça ortak olmak istemiyoruz.’ diyen biri. Uğur yaşasaydı bunlarla mücadele ederdi."

'UĞUR MUMCULAR TLB’DEN ÇIKACAK'

Etkinlikte son olarak Türkiye Liseliler Birliği’ne ilişkin düşüncelerini belirten Ceyhan Mumcu “Şimdi bugün tarihi bir gün oldu; gerçekten lise günlerime gittim, devre arkadaşlarımı anımsadım. Şunu kesinlikle iddia ediyorum: Bu toplantıya katılanlar Türkiye’nin liderleri olacak. Uğur Mumcular buradan çıkacak. Soran sorgulayan yakın tarihimizi anlamaya çalışan bir ilgi bir beyine rastlamış oldum. Hepinizi kutlar ve hepinizle dünyadan ayrılmadan tekrar görüşmek isterim.” dedi.

Yüzlerce liselinin katıldığı “Liseliler Soruyor” etkinliğinin sonunda söz alan TLB Genel Başkanı Furkan Kaplan, “Uğur Mumcu ‘Vurulduk Ey Halkım’ yazısında ‘Öyleyse vurun, parçalayın. Her parçamdan benim gibiler beni aşacaklar doğacaktır.’ diyordu. İşte o parçalar burada. O parçalar, Ceyhan Mumcu gibi ağabeylerimizin tecrübesi ve ışığıyla, Aydınlanma şehitlerimizin bayrağını düşürmeyecek, daima ileriye taşıyacaktır.” dedi. Kaplan, tüm katılımcıları TLB’ye üye olmaya davet etti.

Liseliler çeşitli sanatçı, sporcu, siyasetçi ve bilim insanlarıyla söyleşi etkinliklerini sürdüreceklerini belirttiler.