Trabzonspor – Fenerbahçe maçından sonra çıkan olayları Halil Nebiler yorumladı... 'Vatan yoksa futbol da yoktur'
Usta Gazeteci Halil Nebiler Trabzonspor – Fenerbahçe maçında çıkan olaylara farklı bir pencere açtı. Nebiler, 'Vatan yoksa futbol da yoktur' dedi.
Trabzonspor – Fenerbahçe maçından sonra çıkan olaylar Türkiye'nin bir numaralı gündemi oldu. Trabzonspor taraftarının maç sonu sahaya inmesiyle başlayan olayların ardından çok sayıda açıklama yapıldı. Gazeteci Halil Nebiler, Ulusal Kanal'daki Televizon Gazetesi programında tartışmalara son noktayı koydu. Nebiler, “Vatan yoksa futbol da yoktur. Vatan yoksa taraftar da yoktur” ifadelerini kullandı.
Nebiler'in konuşmasından satır başları şöyle:
“Her toplumun değerleri vardır. Türk toplumun değerleri vardır, Alman toplumun değerleri vardır. Ve alt kültür, üst kültür yakıştırması sadece faşistlere aittir. Her toplum kendi kültürüyle en ideal düzeyi bulur. Kendi kültürüyle yaşar. Bu kültürü bozduğun zaman o toplum darmadağın olur. Şimdi bakın, önce dedem sonra dayım, bize Arzu ile Kamber'i anlatırlardı. Ferhat ile Şirin'i anlatırlardı. Bamsı Beyre'yi anlatırlardı. Köroğlu'nu anlatırlardı. Hele dayım, türkülerini de söyleyerek anlatırdı. Elektrik de yoktu. Annem ay çekirdeği kavururdu. Böyle belki bir kilo. O kültürler bizi ayakta tuttu. Şimdi orada kahramanımız Köroğlu'ydu. Zalim Bolubeyi ile savaşıyordu. Kahramanımız Ferhat'tı. Şirin için dağları deliyordu. Şimdiki Ferhatlar Şirinleri dövüyor. Şimdiki Arzular, Kamberleri kaç kişiyle aldatacağının peşindeler. Neden? Bu dayatıldı. Bu getirildi.
Beşiktaş'ın Onursal Başkanı Süleyman Seba ile eski Fenerbahçe Spor Kulubü Başkanı Aziz Yıldırım
“Süleyman Seba vardı. Beşiktaş kulübünün eski oyuncusu ve eski futbolcusu. 'Biz şerefli ikinciliği tercih ederiz' derdi. Şerefli ikinciliği isteyen kimse kaldı mı şimdi? Yok değil mi? İnsanları bu sistem öyle bir sıkıştırdı ki, bir şekilde patlayacak hale getirdi. Bu yüzden söylüyoruz, Sayın Cumhurbaşkanımız, ekonomi, ekonomi, üretim ekonomisi, üretim devrimi, toplum refah seviyesinin yükseltilmesi, büyüme değil kalkınma, yoksa bunlar toplumsal patlamalara neden olur ve insanlarımız birbirine düşer, iç cephe zayıflar. İç cephenin zayıflaması, şimdi geldik zurnanın zırt dediği yere, iç cephenin zayıflaması kimin işine yarar?
“Eğer sizin etrafınız böyle sarılmışsa, Ve bir gün bu silahlar, bu bayrakların hepsi birer silahtır. Ama füzedir, ama rokettir, ama helikopterdir, ama uçaktır, ama askerdir, ama tüfektir, ama toptur. Eğer bu silahlar böyle dizilmişse etrafınıza, bu silahlar bir gün patlayacaktır. Silahların patladığı gün, sizin topyekun bu silahlara karşı durmanız gerekir. Ama siz paramparça inseniz, Karslıysanız, Edirneliyseniz, Rizeliyseniz, İstanbulluysanız, Trabzonsporluysanız, Beşiktaşlıysanız, Adanasporluysanız, Fenerbahçeliyseniz, Aleviyseniz, Sünniyseniz, Kürtseniz, Boşnaksanız, Arnavutsanız o zaman bu silahlara karşı duramazsınız. Milletseniz durursunuz. O zaman bu milletin bölünmesi gerekiyor, emperyalizminin aileye kadar bölmesi gerekiyor. Ne diyordu?
“Futbol seyircisi aynı halkın çocuklarıdır. O halkın çocuklarını Trabzonspor Gettosu olarak böler, Fenerbahçe Gettosu olarak böler, Beşiktaş Gettosu olarak böler. Çünkü bu gettolar zamanı geldiğinde halka karşı, ulus devlete karşı kullanılacak silahlardır. Bu bazen motosiklet çeteleri olarak çıkar Amerika'da ve batıda karşımıza. Bazen böyle taraftar toplulukları olarak. Ha bunları gözden mi çıkaracağız? Hayır. Bazı olaylarda mesela depremlerde bunların nasıl sahaya, depremde kullanılsın diye atkılarını, berelerini attıklarını da gördük.
“Bakın tribün kargaşasına kim nasıl destek veriyor? Pervin Buldan Meşhur HDP'li milletvekili, eş başkan, ben Beşiktaşlıyım diye tivit atıyor. Bakın hükümet karşıtlığı olabilir, devlet karşıtı bir noktaya getirilmek isteniyor. Özellikle farklı toplumsal kesimlerin bir araya geldiği ve taraftarlık üzerinden ortak hedefte buluştuğu futbol maçları bu açıdan bulunmaz fırsat. Bu atmosfer aynı zamanda kazanma odaklı tutuklaşmanın ve karşıt grupların çoğu zaman şiddete başvurması için de uygun bir zemin.
DEVLETSİZ TÜRKİYE Mİ İSTENİYOR?
“İstenen şey devletsiz bir Türkiye, bunu da ancak Türkiye'de kaos çıkartarak, yaratıcılığı, yıkılcılığı, kaosu kullanıp buradan yaratıcı yıkıcılık dedikleri devleti yıkmaya gitmeye çalışırlar. İstenen budur. Biz hep birlikte söyleriz İstiklal Marşımızı. Ayağa kalkarak söyleriz ve en gür sesimizle söyleriz. Ama Mustafa Kemal'den ne kadar uzaklaşırsak o kadar cılız çıkar sesimiz. Mustafa Kemal'den, bağımsızlıktan, egemenlikten ne kadar uzaklaşırsak, o kadar berbat olur halimiz. Tribün şiddeti diye bir şey yoktur. İnsanları, neoliberal sistemle her alanda sıkıştırıp, içlerinde birikmiş olan öfkeyi, birbirine karşı kusmaları için yaratılan ortamlar vardır. Patrona kızamaz, başka birine kızamaz, Amerika'ya kızamaz, örgütlü değildir, sendikaları güçsüzleştirilmiştir, karşı tarafa kızar.
AFGANİSTAN'DA KULÜPLER VAR MI?
“Bu memlekette vatan varsa Fenerbahçe vardır, Vatan varsa Beşiktaş vardır. Vatan varsa Galatasaray vardır. Vatan varsa Trabzonspor vardır. Vatan varsa Mersin İdman Yurdu vardır. Vatan yoksa ne futbol vardır ne başka bir şey vardır. Bakın bakayım, Afganistan Milli Takımı diye bir şey var mı? Afganistan'da kulüpler var mı? Bakın bakayım, Suriye'de futbol ne durumda? Taraftarlar ne yapıyor? Bakın bakayım, Irak'ta futbol ne durumda? Ama İran'da var. Bakın bakayım, Çin'de ne durumda?
'FUTBOL BİZANSLAŞIRSA FUTBOLCULAR GLADYATÖR OLUR'
“Almanya'da niye benzer şeyler yapılmıyor? Çünkü Almanya'nın bölünmemesi gerekiyor. Almanya'yı birleştiriyorlar, Doğu Almanya, Batı Almanya diye. Hollanda'nın bölünmemesi gerekiyor, o yüzden tribün şiddeti yok. O yüzden sahada şiddet yok, o yüzden taraftar şiddeti yok. Kesin önlemi ne oluyor? Bunlar Türkiye'de uygulanan oyunlardır. Ancak şunun üstüne oturtmamız gerekiyor. Doğu Perinçek'in yazısındaki kültürel ortam olursa yani gazozuna maç yaparsak bu işleri buraya getiremeyiz. Yani taraftarı da bölemeyiz, kimseyi bölemeyiz. Eğer futbolu Bizanslaştırırsak, Rumalılaştırırsak, futbolcular gladyatör taraftarda öldür, öldür diye bağıran kitleye döner. Yaratıcı yıkıcılığın uygulanabilmesi için bir tek şey lazımdır. Gazozuna maç yaptırmayacaksın. Biz de bir kere daha söyleyelim; Vatan yoksa futbol da yoktur. Vatan yoksa taraftar da yoktur.”