Hüseyin Haydar

Havada duran bebek* Almanya’da bir bebek var, havada durur,Havada yer içer, havada oynar, havada uyur.Almanya’nın Ludwigshafen şehrinde,Danzing Meydanına bakan köşede,Bir Türk bebeği var, adı Onur, havada büyür. Almanya’da bir bebek var, boşlukta yürür. Meleklerin... 10 Şubat 2012 Her koşulda şiir! Emekçi halkın giremediği merkezlere sıkıştırılan, toplumsal yaşamdan kovulmak istenen şiir, kitle iletişim araçlarını zorluyor. Şair, şiirin hapsedildiği seçkinler döngüsünü kırıp yüzbinlere ulaşmanın yolunu arıyor: Gazete, televizyon, internet ya... 03 Şubat 2012 Uçkun Geray türk0üsü* (TAMAMI) Siz hiç görmediniz mi onu?Yerlerin uçkunu, göklerin gerayı.Siz hiç görmediniz mi onu?Kavganın bıçkını, erdemin dolunayı.Uçkun Geray uçtu gitti.Tanımaz mıydınız onu?Yağmur getiren ulu poyrazı,Toprağın dilini, halkın veren elini.Ceplerinde çam tohumu... 27 Ocak 2012 Rüzgargülü sayıklıyor Farklı bir şey tatmak istemez misiniz, Sahra gecesi sertliğinde. Dolapta koka ilaveli bir şişe daha var, St. German’de NATO ataşesinden hediye, Paris, Robert Lacoste etiketli. Dün gece, dürüst bir korsandan alınmış, Bizim orda, Parizyen... 20 Ocak 2012 Tek kollu kahraman Kendi kendini doğuran adam,Hamurunu yoldaşıyla yoğuran,Kendini kendi elleriyle yürüttü.Ekmeğini, tuzunu bölüştürür,Kendi çocukluğunu, delikanlılığınıBölüştürür kendi düşlerini...Akşam rüzgârından yelek giyer,Kitap gibi bütünleştirir... 13 Ocak 2012 On Beşinci Tablet, Talât Talât Bey, ne düşünüyorsunuz böyle hüzünle Biraz dalgın, başınızı hafifçe geriye atmış! Üç yüz yıl kan kaybeden bedenden doğduk bizAğır rahmin cansız ceninler sunduğu zamanda.Koyu bir kanda yattık meydanda, sokakta, üniforma yok.Yüzümüz ak... 06 Ocak 2012 On Dokuzuncu Tablet, Dümen* Söyle şair! Anlat ihanet günlerini, gecelerini,Çamura batmış cesetleri, dal gibi kırılan kemikleri,Anlat fitneyi fesadı, insan yiyen fırtınayı.Anlat başdönmesini, gözkararmasını, kantutmasını,Nasıl da katranla sıvandı yollar, bahçeler, kapı... 30 Aralık 2011 Otuzuncu Tablet, Bastil* Ben Bastil! Devrimin meydanıyım. Söz bende.Burada bekliyorum, Fransa’nın rahminde,Burada bekliyorum, yüz elli yıldır, yüreğim elimde. Bakmayın üzerimde gezen kuru kalabalığa, Öyle yalnızım, öylesine sıkılıyor ki canım, ah!Beynimi kemiriyor... 23 Aralık 2011 Otuz Altıncı Tablet, Lozan Erkenden uyanmıştı Alp Dağları ve Leman Gölü,Fakat uyuyordu Lozan, uyuyordu ölü gibi.Uyuyordu park çiçekleri ve semirmiş banker çekleri. Dişini gösteriyordu çevrede pasaportlu polis köpekleri, Ve görünmüyordu İsviçre’de zorbalığın dibi.Bir... 16 Aralık 2011 Otuz Sekizinci Tablet, Kerbela Ekmeğin ve suyun, ateşin ve al gülünAşkıyla sonsuzdur insan, ölümsüzdür ölümlü.Yerlerin ve göklerin, nefsin ve nefesin, Onuruyla yeğrektir insan, bilmeyen ne bilsin.Bela rüzgarı sallar sert çadırlarımızı,Çadırlarımız sarsılır, inancımız... 09 Aralık 2011 Aydınlığa övgü* Hoş geldin günün aydınlığı, günlük aydınlık.Tam zamanında geldin, umut getirdin,Tarlalardan fabrikalara, kıyılardan bozkırlara.Kara günde geldin; Türkiye’nin gözü aydınlık.Tarhana çorbası, sele zeytini, buğulu çay,Hoş geldin ev kurabiyesi, köpüklü... 02 Aralık 2011 Adanış, V-(TAMAMI) AÜlke! Toprakla dolu uçurum.Işık dolu eski bahçe ve kor ateş doluOğuz çanağı, Selçuklu çömleği.Süt dolusu, kan dolusu, kardeş dolusu.Ataların eşyalarıyla dolu konak,Çatı arası, avlusu ve büyük mutfak.Varlıkla, yoklukla, şiddetle başı dik,Çağlar... 25 Kasım 2011 Gökdere’ye güzelleme*-(TAMAMI) Ey Ümmühan, ey ümmü, nereye?Güneş misin, yıldız mı, yoksa dolunayEteklerin maviş maviş menekşe,Döke döke gitticeğin böyle nereye?Böyle nereye, ey Türkiye kızı,Lozan uçağında yüzün iki kat hüzünlü,Gülümsüyorsun yine de ulu gökte.Nereye gidiyorsun... 18 Kasım 2011 Gültekin’e aydınlık türkü* Bayraklara rüzgar yakışır, rüzgarlara Gültekin,Güzel gülüşlü, kadife bakışlı kardeşim benim.Önce sen ulaştırırdın yoksul evlere iyiliği,Sen götürürdün eski sokaklara yeni aydınlığı. Ekinlere yağmur yakışır, yağmurlara Gültekin,Buğday duruşlu, yeğin... 11 Kasım 2011 Sizi, cinayetle suçluyorum! Sayın başkan, muhterem avcımız.Çukur açmışsınız hakkımda benim, Hem de derin mi derin.Açabilirsiniz elbet, hukukunuzdur.Nihayet, özel görevli zatı azminiz ile Her şeyin üstündesiniz.Uçuyorsunuz uçmaklara. Uçun uçun!Alınmayınız hemen, rica... 04 Kasım 2011 Haceli’ye ikinci mektup Dağdan taştan haber geldi, senden gelmedi. Kuş öttü, puşt öttü, sansar konuştu,Narmanlı garajı yandı tutuştu, avazım uluştu,Kurusu yaşı konuştu, hain tüfek konuştu,Sen sustun Haceli, bir tek sen konuşmadın.Mardin kapı çıktı geldi, yazın beni... 28 Ekim 2011