22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Yeni Uygarlığı besleyen devrim mirası

Doğu Perinçek

Doğu Perinçek

Gazete Yazarı

A+ A-

Beijing’te toplanan Çin Komünist Partisi’nin Dünya Siyasal Partileriyle Yüksek Düzey Diyalog Toplantısı’nın gündemine Vatan Partisi’nin sunduğu katkıları tartışmaya devam ediyoruz.
Dünya Asya Çağına girmiştir. Atlantik sistemi çökmektedir ve Asya’dan yeni bir uygarlık yükseliyor.
Asya Çağı’nın en az yüz yıllık bir devrimci mirası var.

ASYA ÇAĞININ HABERCİLERİ

Rus Demokratik Devrimi, Türk, İran ve Çin Demokratik Devrimleri, Hindistan’ın sömürgeciliğe karşı mücadelesi, 20. yüzyılın başında Asya Çağının haberini vermişti. Artık devrimin odağı, Batı’da değil Doğu’daydı. Afrika ve Latin Amerika da Mazlumlar Dünyası içindedir ve bu anlamda doğudadır. Afrika ve Latin Amerika, bir bakıma Devrimci Asya’nın kanatlarını oluşturmaktadır.

DOĞU DEVRİMLERİNİN YÜZYILI

20. yüzyıla şöyle dönüp bir bakalım: Asya ve Afrika örneklerinde sömürgeciliğe karşı savaşlar ve zaferler, Latin Amerika’nın Kuzey Amerika hegemonyasına başkaldırması, arkamızdaki devrimci yüzyılın olgularıdır.
Bu açıdan Lenin’in “İlerici Asya Gerici Avrupa” sloganıyla ifade ettiği Doğu Devrimleri ufku ve sosyalizmi kurma denemesi, Atatürk Devriminin Altı Ok ilkesi, Sun Yatsen’in Üç Halk İlkesi ve Mao’nun Yeni Demokratik Devrim ve sosyalizmin kuruluşunda devrimi sürdürme teorileri, Hindistan’da Gandi’nin ve Pakistan’da Cinnah’ın Bağımsızlık ve Halkçılık ilkeleri, Kore’de Kim İl Sung’un ve Vietnamda Ho Şi Minh’in önderliğindeki kurtuluş savaşları ve devrimlerin kazandırdığı tecrübeler, Arap Dünyasında Nasır ve Bin Bella’nın millî ve demokratik rotaları, Latin Amerika’da Bolivar’dan Fidel Castro’ya uzanan mücadelelerin bıraktığı miras, Yeni Uygarlığın ilk tarihsel birikimini özetliyor.

MİLLİ DEMOKRATİK DEVRİMLER VE SOSYALİZME AÇILMA ÇAĞININ UYGARLIĞI

Yeni uygarlık, Millî Demokratik Devrimler ve Sosyalizme Açılma Çağının uygarlığıdır.
Yeni uygarlık, bireyciliğe karşı toplumcu felsefeye sahiptir.
Yeni uygarlık, özel çıkarcılığa karşı kamu çıkarını getirmektedir.
Yeni uygarlık, dünya tefeciliğinin faizci sistemine isyan eden, emekle yaratılan üretim uygarlığıdır.
Yeni uygarlık, kamu önderliği ile özel girişimi, milletin çıkarı temelinde birleştiren karma ekonomiyle inşa edilmektedir.
Yeni uygarlık, dinci ve mezhepçi yobazlığa, etnik bölücülüğe ve emperyalizmin aleti olan terörizme karşıdır. Bu açıdan dünyevidir, laiktir ve hem yurtta hem de cihanda barışçıdır.
Yeni uygarlık, kapitalizmin son aşaması olan emperyalizme ve hegemonyacılığa karşı devletlerin bağımsızlığı, eşitliği, karşılıklı çıkarı temelinde barışçı bir dünya iklimi yaratmaktadır.
Çöken Atlantik uygarlığı, sömürme, el koyma, yağma ve birkaç büyük devletin silahlı üstünlüğü temelinde yükselmişti.
Yeni uygarlık, Paylaşarak Gelişme ekseninde yükseliyor.

DÜNYA DEMOKRATİK DEVRİMİNİN İKİNCİ BÜYÜK DALGASI

Yeni Uygarlığı besleyen devrim mirası - Resim : 1

Aslında bugün çağdaş dünya, demokratik devrimlerle kuruluşunun ikinci büyük dalgasını yaşamaktadır.
Birinci demokrasi dalgası, 17. ve 18. yüzyıllarda İngiliz, Amerikan, Fransız devrimleri önderliğinde geldi.
20. ve 21. yüzyıl ise, Asya, Afrika ve Latin Amerika’nın Mazlumlar Dünyasının demokratik devrimlerine tanık oldu.
Dünün yoksulları ve ezilenleri, bugünün gelişen ülkeleridir.
Yeni uygarlığı, dünün yoksulları ve mazlumları kurmaktadır.
Bu nedenle yeni uygarlık, emperyalizm tarafından değil, emperyalizme isyan edenlerce kurulmaktadır.
Artık demokrasi ve barış, Millî Demokratik Devrimlerin getirdiği demokrasi ve barıştır.